Yaşasın Partimiz TDKP’miz
Darağaçlarına Çıkılırken Yaşasın TDKP Şiarıyla Türkiye Devrimci Hareketler Tarihinde İz Bırakan Yapının Adıdır TDKP
12 Eylül karanlığında TDKP’nin ilk kuruluş kongresinde seçilen Merkez Komitesi 12 Eylül sınavında başarısızlığa uğradı, MK düşman tarafından ele geçirildiği gibi onun karşısında olumsuz bir sınav verdi.
Merkez komitesinin ilk sınavındaki başarısızlığa ragmen cezaevlerinde ve dışarıda kalan TDKP örgütlerinin bir çoğu merkez yöneticilerine ve onların olumsuz tutumlarına rağmen dağılmadı.
TDKP’ye bağlı kadrolar bir takım savrulmalarla birlikte tümden devrim sahnesinden çekilip havlu atmadı.Direngen devrimci kadrolar konferanslarda devrimci bir irade ortaya koymak yerine sessiz bir bekleyişi tercih ederek, düşmana teslim olmuş ve cezaevinden çıktıktan sonra yurtdışına kaçmış MK’nin peşinden sürüklenmeyi tercih ederek kötü bir sınav verdi.
Sonuç olarak biz devrimci kadrolar eski MK’ne ve yurt dışından yönetilen legal atıl bir örgüte teslim olduk. Bu tutumun proleter devrimciler için bir örgüt suçu oluşturduğunu da görmezlikten geldik.
Böylelikle tasfiyecilere daha geniş bir alan açan; kadroların toparlanma ve örgütlenmedeki beceriksizlikleri ,marksist donanım eksikliği ve sınıflar mücadelesi tarihini yeterince bilince çıkaramama ve THKO çizgisinden kaçar adım sağcılaşma süreci ile birleşince karşımıza sağ liberal tasfiyeci bir hareket çıkması kaçınılmazlaştı ve bütün bunların muhasebesini çıkarmak da nerdeyse 30 yıl sürdü..
Bu dönem ; TDKP’nin kadrolarının büyük bir kısmının tasfiyecilerin eliyle harcanması, komünist ruhları törpülenmiş, mücadeleci devrimci ruhları çürütülmüş , gölgesinden korkan liberalize olmuş, sistemle bütünleşmiş bireylerin oluşmasında belirleyici bir dönemeci temsil eder.
TKDP, THKO ve HALKIN KURTULUŞU gibi bir hareketin içinden doğmuş YDGD ve Genç Komünistler Birliği gibi bir gençlik örgütü üzerinden yükselmiştir. Düşmandan çok darbeyi içerden Merkez Komitesinden yiyen TDKP, değil kendisini örgütlemek ve yeniden harekete geçmek bir daha böylesi bir harekete hayat verme becerisinden bile yoksun bırakılarak, yasalcılığın ve kuyrukçuluğun peşinden demokrasi adına sürüklenerek, çürümeye terk edilirken eski yöneticileri de TDKP’ yi kendilerine uygun bir siyasi varoluşa sürüklemişlerdir.
Yasallaşma sürecinde partinin en militan ve direngen unsurları, önce sol bir manevra olan Silahlandırılmış Propaganda Ajitasyon birlikleri diye adlandırılan ancak parti kitlesinde ‘Gerilla Mücadelesi’ olarak algılanan taktiğe başvurulmuş ve tasfiyecilik var diyen kadroların örgüt içerisinde önü kesilmiştir. Ardından tasfiyeciliğe karşı olan kadroların bir kısmı legal alanlara kaydırılmış ,
kalanlar örgüt güvenliği yok diye avrupaya götürülmüş ve herşeye karşın memlekette kalıp mücadeleyi seçenlerse içeriden destekli polis operasyonlarıyla pek çoğu uzun müddet içinde düşmanın eline geçti; sonra gençlik dağıtıldı ve bu operasyonun ardından tasfiyeciler kendi konumlarına uygun bir legalist tasfiye adımı ile operasyonu tamamladı. TDKP kendi içinde hapsedilerek teslim alındı ve yasalcılığa ikame edildi.
Bu teslim alma ve ikamenin getirisi, eski TDKP kadrosu denilen kadroların büyük bir kısmının yasalcı yapı içerisinde “devrim adına” çürütülmesidir. Bu çürüme öyle boyutlara varmıştır ki EMEP kadroları birer casus olarak içimize girmeyi ve bizdenmiş gibi görünmeyi bile ‘devrimci ahlak’larına uygun görmektedirler.gelinen aşamada bu ‘kadro’larla yürütülecek bir parti faaliyeti mümkün değildir. Eski kadroların aşağı yukarı tümünün öncelikle yasalcılığın verdiği rehavetle artık illegal alan üzerinden bir
mücadele sürdüremeyecekleri gibi illegal bir çatının altında da yasal ve legal bir faaliyet sürdürebilecekleri şüphelidir.
Yoldaşlar ..TDKP için bugün tarihsel anlamada, yeniden doğuş gerekmektedir.
Bu TDKP’nin eski militan ve kadrolarının külleri üzerinde yeni bir yapılanma ile mümkündür ancak.
Türkiye’deki tüm devrimci komünistlerin yeni bir yapılanması olarak bakıldığında, bir önem kazanmaktadır. Zira THKO-TDKP çıkışı ilk elde o dönemin proleter devrimcilerini birleştirmek gibi bir amacı içeriyordu.
Bugün o görevi gerçek anlamı ile yerine oturtmak ve başarıya ulaşarak yeni bir komünist partinin yaratılması dönemidir. Görev bize bugün bunu dayatmaktadır. Örgütsüz bireylere indirgenmiş bir parti değil her komünisti kucaklayacak ve çatısı altında bir araya getirecek devrimci Komünist partinin yaratılması ve mücadeledeki gerçek yerini alması görevidir.
Eski güzel günler nostaljisi yapmak ve yarım kalmış gençlik uhdelerine sarılmak ve orada debelenmek, tasfiye madalyonunun bir başka yüzüdür. TDKP kadroları olarak kendimizi yeniden örgütlememiz gerektiği ortaya çıkmış bulunmaktadır. Bizler geçmiş mirasımızın olumlu yönlerini değerlendirmek, hata ve zaaflarımızın da hesabını vererek bu sorumluluğu taşıma bilinci ile TDKP – THKO olarak önümüze Türkiye’de devrimci komünist bir partinin yaratılması için bütün proleter devrimcilerle birlikte harekete geçmiş bulunuyoruz.
Geçmiş zaaflarımızı aşacak yeni bir devrimci komünist partinin yaratılması ancak sınıf ve gençlik içinde siyasi faaliyeti kesintiye uğratmaksızın, TDKP deneyiminin taşıyıcısı olan ve komünizm hedefinden vazgeçmemiş THKO’lu TDKP’li, TGKB’li , kadroların görevi devrimci bir komünist partiyi yeni baştan inşa etmeleridir.
TDKP deneyiminin taşıyıcısı komünistler dışlarındaki komünistlerle omuz omuza yeni bir partinin inşasına birikim enerji ve deneyimlerini katarak ,mücadelenin içinde Şubat ateşini yeniden doğru bir biçimde yakacaklardır. Bu yeni doğuma devrim ateşi ile bilenerek hazırlanmaktayız.
Yoldaşlar ..Bizler için, Komünist Partisi sadece eski TDKP’lilerce değil Sınıf partisinin gerekliliğine inanan Türkiye’deki Komünistlerin ortak çabasından geçer. Tüm komünistleri kapsayan ve onları bir program ve tüzük etrafında bir araya getirmenin önünü açmak ve buna uygun davranmak temel hedefimizdir.
Zira proleter devrimciler belli bir program ve tüzük etrafında bir araya gelebilirler. Geçmişte olduğu gibi yangından mal kaçırır tarzında parti kurmayı hedeflemek bizimişimiz değildir..
Türkiye Devrimci Komünist Partisi olarak, önümüze koyduğumuz görevler;
Örgütlenecek Devrimci Komünist partisinin mevcut komünist örgüt çevre ve partilerinden farklı olarak, işçi sınıfını, emekçi yığınlarını ve gençliği örgütlemek, partinin ideolojik ve siyasi anlamda kendisini ifade edebileceği parti konferans ve kongrelerini gerçekleştirmek, tüm komünistlerin görev ve sorumluluğudur.
Bizler bulunduğumuz alandan kalkarak sınıf mücadelesi içindeki aktif yerimizi koruyarak yeniden Marksist-Leninist devrimci bir komünist partinin yaratılması çabasına giriyoruz. Bu çalışma diğer komünistlerle sınıf partisi yolunda her türlü çalışmaya engel olmadığı gibi bu konudaki tüm çabalara da destek vermeye ve katılmaya hazırız.
Diğer devrimci gruplara karşı ve örgütler dışındaki komünistlere karşı tavrımız üzerinde ortaklaşılabilecek program ve tüzüğün oluşumu esnasında ve tartışmaları surecinde eylemde birlik ve propaganda ve ajitasyonda serbestlik ilkesi çerçevesinde olacaktır.
Bu ilkenin savunulması her yapının kendi kadroları içerisinde sürdüreceği tartışmaları bağımsız kılacağı gibi eylemliliklerde ortak davranışın önünü açacak ve güçlendirecektir.
Siyasi çalışmanın niteliği devrimci komünistlerce sınıf mücadelesi sürdürülürken komünist partisinin hem komünistleri hem de sınıfı kucaklamasının önün açılması ve bunun için gerekli politikaların belirlenmesidir.
Programın oluşumu ve kabulü siyasi çizginin daha da netleştirilmesini sağlayacaktır.Bu çabamız geçmişte yaşanan birlik çalışmalarının bir parçası olmak değil aksine komunistleri bir parti altında toparlama çabasıdır. Liberalize olmuş sistem içi olmanın ötesine geçmeyen ve her sıkışılan durumda birlik diye çığlık atan yapılardan uzak durmak bizim için özel bir öneme sahiptir ve bunlardan uzak durmaya devam edeceğiz.
Gün Şubat ateşini yeniden alevlendirerek komunist devrimcileri bir komunist partisi altında bir araya getirme günüdür. Partisiz sınıf sadece kendi halinde bir bir sınıftır politik varoluşu söz konusu olamaz.
TDKP’li komünistlere düşen gürev bugunden ortak iradeyi ortaya koyacak ve hereketi merkezileştirecek geciktirilmiş kongresini yaparak Şubat Ateşini, yeniden körüklemektir.