Deniz Olunmalı..
Çünkü 68’de hemen köşe başındaymış gibi görünen ütopyalar, uzaklaşıp silikleşti yıldan yıla, alttan alta…
Özgürlük şarkılarının sesi kesildi; isyan, kabuğuna çekildi.
Kürecik hala gündemde oysa, 6. Filo hala görevde, eğitim paralı üniversitede ve sosyal devlet hakgetire…
Buna rağmen yürüyüş durdu, sokak tenhalaştı nicedir…
Bu sessizlik yakışmıyor, 68’i tırnaklarıyla tarihine kazımış, idealleri uğruna darağaçlarına çıkmış bir kuşağın haleflerine…
İşte tam da bundan dolayı, yeniden, acilen ve cümleten Deniz olunmalı…
“Deniz olmak”, üniversitenin ticarethaneye dönüşmesine karşı durmaktı; ülkeyi geri kalmışlıktan, gericiliğin saldırısından kurtarmak, emperyalizme kafa tutmak, hakça bir düzen kurmak, dünyayı ayağa kaldırmaktı.
Kitabı, kavgayı, hayatı paylaşmaktı, forumlarda, eylemlerde, mitinglerde, grevlerde çoğalmaktı.
Başka bir dünyanın zaruri ve mümkün olduğuna inanmaktı “Deniz olmak”, her nimetten vazgeçip onun için çabalamaktı.
O yüzden bunca yıl yaşlanmadı; yüzbinlerce çocuğun adında yaşadı.
Ama Deniz adını taşımak yetmez; Deniz olmak gerekir.
Onu anmak yetmez, onun gibi yaşamak gerekir.
Resmini asmak yetmez, yeni Denizlere açılmak gerekir.
Mademki bugün her zamankinden daha çok açız özgürlüğe,
madem ki muhtacız üniversitede eyleme, fabrikada direnişe, Varto’da yardım eline, Zap’ta yeni köprülere,
mademki 6. Filo şimdi Libya önlerinde, İsrail askeri hala Filistin’de, füze kalkanı Kürecik’te,
mademki fikir suçlularında, iş kazalarında, bebek ölümlerinde lider Türkiye,
o halde çaresi yok; silip eski ütopyaların tozunu, özgürlük şarkılarıyla kolkola girip yeniden sokakta buluşmalı, stadyumlara sil baştan “Devrim” yazılmalı, imkansız, bir kez daha mümkün hale sokulmalı…
Yeniden, acilen, cümleten,
Deniz olunmalı…
bir avuçtular DENİZ OLDULAR-Can DÜNDAR-